Türk gazetelerinde en son ne zaman 1. ve tam sayfa bilim haberi yayınlandı?

Print Friendly, PDF & Email

En son ne zaman bir bilim haberi ya da keşfi Türk gazetelerinde 1. sayfa ve tam sayfa olarak bakışlarımızı süsledi? Hatırlayan var mı? Açıkçası ben hatırlamıyorum. Hep Tübitak’ın bütçesinin artmasından, her seçim döneminde 6 ay sonra bir uzay ajansının kurulması planından bahsedilerek bilime ve teknolojiye önem veriyoruz gibi birşeyler söyleniyor ama gerçekten de böyle mi? Yani aslında esas soru, bizim halkımızda gerçekten de bilim kültürü var mı?

Gazeteler sonuçta halkın isteklerine karşılık vererek haber yayınlarlar, eğer halk sürekli politika okumak istiyorsa malum her zaman sürekli politik tartışmalar manşet olur. Eğer ülkemiz kültür-sanat ve bilime politikadan daha fazla önem verseydi, gazetelerimizde kısır politik tartışmalar yerine onları görürdük. Başlıktaki soruyu merakımdan bazı önemli bilimsel buluşların olduğu tarihlere arşiv çalışması yaptım, örneğin SpaceX’in dikey inişi, Plüton’a gidiş, Mars’ta su bulunması gibi güncel haberler sadece birkaç gazetenin 1. sayfasında kendine yer bulmuş ama elbette tam sayfa olmamış.

Sonra düşündüm, bu tür haberler belki bizimle direk ilişkili değil, sonuçta keşfi yapan Türk bilim insanları değil, belki ondan büyütülecek bir şey olarak düşünmemiş olabilirler! (tabii yanlış anlaşılmasın, bilim sonuçta insanlığa hizmet ediyor, tek bir halka değil). O nedenle Türkiye’nin en büyük teknolojik gelişmelerinden biri olan Türksat uydularının fırlatıldığı 1994’e baktım.

İlk Türksat uydumuz olan Türksat 1A, 24 Ocak 1994’de fırlatılmıştı. O günü hala çok net hatırlarım, 14 yaşında bir çocuktum ve TRT ekranlarına fırlatılışı izlemek için kurulmuştum. Çok geçmeden roketin uzaya çıkarken patladığını görünce ilk anda inanamamıştım ve şokun etkisiyle ertesi günü bütün gazeteleri almıştım ki en azından birisi güzel birşeyler söylesin, düşmediğini yazsın istemiştim. Onun ardından ikinci uydumuz Türksat 1B çok kısa süre sonra hazır olmuştu ve 10 Ağustos 1994’de başarıyla fırlatılmıştı. Her ne kadar uyduyu biz yapmamış da olsak, o günlerde hemen Türk Uzay Ajansı kurulacak haberleri ve bundan sonraki uydularımızı kendimizin yapacağı gibi haberler gecikmemişti. İlk uydumuzun üzerinden tam 22 yıl geçti. Şimdi diyebilirsiniz Başbakan daha yeni açıkladı, bu sefer gerçekten 3 ay sonra kuruluyormuş. Ben de derim ki bilim kültürü olmayan, uzayla ilgili iş yapan insan sayısı toplam 500’u geçmeyen ve son birkaç senedir 40’dan fazla fizik ve 25’den fazla kimya bölümü kapatmış bir ülkede Türk Uzay Kurumu, bir inşaat projesinden daha ileri ne kadar gidecek çok merak ediyorum. Aslında bu başka bir yazının konusu, çünkü bu tür projelerin neredeyse tamamen yetişmiş insan faktörüne bağlı olduğunu sürekli söylüyorum, neyse konuyu dağıtmayalım.

Özellikle çok eskiye giden arşivini internet üzerinden sunan Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerinin haber arşivlerine baktım.

Çok ilginçtir ki bu iki gazetenin arşivinden 18 ile 28 Ocak 1994 tarihleri arasına baktığımızda sadece Cumhuriyet ve Milliyet 26 Ocak’ta kazanın neden olabileceğine dair bir haberi 1. sayfaya taşımış. Öte yandan, hadi Türksat 1A başarısızlıkla sonuçlandı, büyük haber olmayabilirdi ama 10 Ağustos’ta fırlatılan Türksat 1B için 6 ile 15 Ağustos arası arşivlere baktığımda Cumhuriyet 1. sayfaya yine hiç birşey girmemişken, Milliyet 7 Ağustos’ta “Türksat geri sayıyor” diye küçük bir haberin ardından nedense 10 ve 11 Ağustos es geçilmiş ve 12 Ağustos’ta küçük bir “Türksat Sevinci” haberi girilmiş.

Demekki dedim, bizim ülke olarak bilim veya teknoloji haberini baş sayfada görmememiz bugüne mahsus birşey değil, 1990’lı yıllarda da pek yokmuş.

Daha da geriye gittim, acaba bizi bilimle, teknolojiyle hangi haber birleştirebilirdi ve onu 7’den 70’e herkes yürekten paylaşabilirdi? Evet, bayağı geriye gitmem gerekti.

Sanırım siz de tahmin edeceğiniz üzere 21–22 Temmuz 1969. O günkü haberlere bakınca bir anda duygulandım. 1. sayfa ve tam sayfa bütün gazeteler. Hele Milliyet gazetesinin üzerindeki “İkinci Baskı” yazısı öyle şeyler anlatıyor ki, yani bugün dünya tarihi değişti ve bunu bütün Türkiye hemen bilmeliydi diyen gazeteciler varmış o günlerde. Bugün diyoruz ya, ülkemizin eğitim seviyesi arttı, okuma-yazma oranı çok yükseldi, üniversite mezun sayımız arttı. Ama nedense 1969’dan bu yana 47 yıldır bilim ve teknoloji pek de önceliğimiz olmamış. Eğer ki bir halk olarak bilim ve teknoloji kültürünü içimize çekmiş olsaydık, inanıyorum ki 1. ve tam sayfa bilim gelişmelerini özellikle halk istediğinden dolayı çok fazla rastlayacaktık. Cumhuriyet ve Milliyet gazetelerinin 21 Temmuz 1969’dan 10–15 gün önceki ve sonraki bütün 1. sayfalarını yazının en altında verdim. Görüyorsunuz ki Ay haberi günlerce 1. ve tam sayfa haber olarak verilmiş.

O günlerdeki bazı haberler de gülümsetiyor. Örneğin: 12 Temmuz “Astronotların Ayda küfür etmesi yasak”. 20 Temmuz: “Milliyet’in 3 muhabiri Ay’da” (o sırada Mehmet Ali Birand Amerika’ya gidip yerinde izlemiş). 28 Temmuz’da “Ay toprağında hiç bir şey yok” (bir şey olsaydı önce biz giderdik herhalde) diyen haberin ardından 29 ve 30 Temmuz’da bilakis Ay toprağında ilginç birşeylerin olduğunu söyleyen haberleri görüyoruz. Hatta Mars’ın da o zamanlar popüler olmaya başladığını 2 Ağustos’ta “Bilginler Merihte canlı yaşamaz dedi” haberiyle görüyoruz. O haberin altında yazan NASA Müdürü’nün, Merih’e insanın 1980’li yıllarda ulaşacağını söylemesi de tatlı bir gülümseme getirdi.

Facebook sayfamdan bir soru sormuştum: “Bugün 23 Nisan 2023. Mars robotundan gelen son veriler, Dünya’yı ayağa kaldıran yeni bir keşfi ortaya çıkardı. Mars’ta hala yaşayan ama Dünya’da hiç görülmemiş bir bakteri türü bulundu ve böylece yaşamın olduğu tek gezegen Dünya’nın olmadığı resmen kanıtlandı. Sizce böyle bir durumda Dünya’nın tepkisi nasıl olur? Bilindik tahminlerimizden öte, bu haber sizce Dünya’da neyi değiştirir? Ve Türkiye’nin tepkisi nasıl olur?”

100 kadar yorum geldi ve neredeyse hepsi uzay kültürü olan ülkelerin heyecanlanıp araştırmalarına hız vereceğini söylerken hiçbiri Türkiye’nin bir şey yapacağını düşünmüyorlardı. Bu aslında acı bir durum, insanlarımız kendi vatandaşlarının bu tür bir konuda bile kayıtsız kalacağını düşünüyorlar. Ben o gün gelse şunu merak ediyorum. Böyle bir haber, 21–22 Temmuz 1969’daki gibi tam sayfa bir haber olacak mı? Yoksa yine de birinci sayfadan verilip ama aynı sayfanın içinde yine günlük politik polemiklere de yer verecekler mi? Düşünsenize, insanlık tarihi boyunca hep merak ettiğimiz, ders kitaplarını bile değiştirecek bir konu olan, evrende gerçekten yalnız mıyız sorusunun cevabını bin yıllar sonra ilk defa bulmuşuz ve gazetelerin 1. sayfasında da olsa bu haber küçük bir haber olarak verilmiş. Bilmeye, öğrenmeye verilmeyen değer olarak ne kadar acı bir durum olurdu. Umuyorum ülkemiz de bir gün bilim kültürü olan ülkeler arasına girer.

Not: Yazının altındaki tam sayfa arşiv haberlerini tabii ki görmeden geçmeyiniz.

Medium: https://medium.com/turkce/t%C3%BCrk-gazetelerinde-en-son-ne-zaman-1-ve-tam-sayfa-bilim-haberi-yay%C4%B1nland%C4%B1-810f9f1c2274#.iipp58u5e